bugün

entry'ler (278)

sözlük yazarlarının itirafları

salı günü yolculuk var. hayatım gezmekle geçiyor, şikayet edemem güzel bir hayatım var. birkaç yıl ülkeden uzak kalacağım, umarım döndüğümde tek parça halinde bulabilirim.

ömür geçiyor.

forgiven

ing. affedilmiş, bağışlanmış.

forgotten'la karıştırılmamalı, zira forgotten "unutulmuş" manasına geliyor.

cümle içinde kullanacak olursak;

"just because you've forgotten / doesn't mean you're forgiven"

insanların aldanmaya meyilli olmaları

yakın zamana kadar zeka geriliğinden veya aşırı saflıktan kaynaklandığını düşünürdüm fakat galiba yanılmışım.

insanlar duymak istedikleri şeyleri duydukları zaman sorgusuz sualsiz inanmayı tercih ediyor.
sosyo-kültürel çevreleri ve zeka düzeyleri ne olursa olsun insanlar bir gram daha fazla ilgiye mazhar olabilmek için kendi gerçekliklerinden tamamen kopabiliyor.

dolayısıyla sayıları az olan, mental olarak kuvvetli insanlar yeteri kadar ahlaksız olabildikleri zaman istedikleri şeylerin büyük bir bölümünü elde edebiliyor.

kısacası doğada zayıflığa ve ağlaklığa yer yok.

14 şubatta kendisine hediye alan insan

yalnızlıkla, romantik veya egzantrik olmakla alakası yoktur. bunu yapan insan tek kelimeyle zayıftır veya bir gramlık ilgiye muhtaçtır. böyle insanlara bir nebze dahi sempati duymuyorum.

doğada boşluğa ve zayıflığa yer yoktur.

gelecekteki sevgiliye mektup

düşündüğün gibi değil. açıklayabilirim.

düzenli kahvaltı yapan üniversite öğrencisi

hiç rastlamadım ama sanki böyle öğrenciler var etrafta. içimden bir ses, nası söylesem, vardır ya illa ki.

ciddi manada takdiri hak ediyor bu arkadaşlarımız.

tost makinası alırken dikkat edilecek hususlar

öğrenci olduğunuzu varsayarak konuşuyorum; bir sene içerisinde en fazla 10 defa kullanacağınızı göz önünde bulundurarak karar verin.

öyle sabahları derse gitmeden kendinize mükemmel sandviçler falan hazırlamayacaksınız.

sözlük yazarlarının bilgisayar özellikleri

geç boşalıyor.

7 saat falan pil ömrü var.

busted

sözleri harlan howard'a ait olan, johnny cash ve ray charles tarafından meşhur edilmiş bir şarkı. country türü müziğin sağlam örneklerindendir.

My bills are all due and the babies need shoes
But I'm busted
Cotton is gone down to a quarter a pound
And I'm busted

I got a cow that's gone dry and a hen that won't lay
A big stack of bills that get bigger each day
The county's gonna haul my belongings away
I'm busted

I went to my brother to ask for a loan
I was busted
I hate to beg like a dog for a bone
But I'm busted

My brother said, "There ain't a thing I can do"
My wife and my kids are all down with the flu
And I was just thinkin' of callin' on you
I'm busted"

Lord, I'm no thief but a man can go wrong
When he's busted
The food that we canned last summer is gone
And I'm busted

The fields are all bare and the cotton won't grow
Me and my family gotta pack up and go
Where I'll make a living, the Lord only knows
But I'm busted

kıvırcık saçlı kızlar

şu ana kadar tanıdıklarımdan yola çıkarak konuşuyorum;

ayrıntılara önem verirler, salaş kıyafetler tercih ederler, ortalama türk kızından biraz daha güzel olurlar, pek uzun boylu olanına rastlamadım, ruh halleri çok değişken olmakla beraber genelde açık fikirliler.

genelde canlı renkli -özellikle kırmızı- pantolon ve şort giymeyi tercih ederler. ( Öehh ne genelledim arkadaş!)

bir de ne alaka bilmiyorum ama genelde sayısal bölümlerde veya güzel sanatlar fakültelerinde kümelenmiş oluyor bu kıvırcık saçlı kızlarımız.

acı gerçekleri söyleme enstitüsü

- hanımefendi merhaba.
+ merhaba.
- dudaklarınızı büzüştürerek çektirdiğiniz ve kendinizi seksi hissettiğiniz fotoğraflar var ya ..
+ evet ..
- aslında mal gibi çıkıyorsunuz o fotoğraflarda!

bilinçli asosyallik

hiçbir şeyi umursamadan akıp giden zamana karşı direnmektir. zira insanoğlunun çoğu derdinin kaynağı, akıp giden zamana karşı olan çaresizliğidir.

bazen fabrika ayarlarına geri dönebilmek için hayata sağlam bir siktir çekmek gerekiyor.

bazı yerler var, kuzeyde, güneş kolay kolay batmıyor.. oralara gitmek lazım.

her erkeğin karşısına özel bir kadın çıkar

sonrasında ise bütün kadınlar sıradanlaşır.

uludağ sözlük

kimseyi aşağılamak gibi bir niyetim yok ama, uludağ sözlük; sosyo-kültürel olarak, orta ve alt tabakadaki insanlarımızın olaylara ve durumlara gösterdiği refleksleri daha iyi anlayabilmek adına iyi incelenmesi gereken bir yer.

babası köyden şehre göç etmiş, pek parası olmayan olsa bile harcamasını bilmeyen, kültür şoku yaşayan taşralı bir sözlük.

ankara

bu şehirde hiç kırılmadım ve bir istanbullu olarak hiçbir zaman deniz muhabbeti yapmadım. zor zamanda bana kucak açan bir yer olarak gördüm her zaman burayı.

ankara'ya üç sene önce istanbul'dan, beylerbeyi'nden gelmiştim.
beni istanbul'dan adeta kaçarcasına bu şehre, ankara'ya, getiren sebepler nelerdi, hatırlamıyorum.
galiba burayı terk etmenin vakti de yaklaşıyor.

unutabilme yetisini kaybetmek

uyku bozukluğuna sebebiyet verir. ben salacak civarında kaybettim bu mereti. bulan olursa haber versin.

assertive

ing. cüretkar manasına da gelir.

"it would be assertive to argue that .. ... " şeklinde kullanabilirsiniz. şık olur.

death to everyone

bonnie prince billy'nin i see a darkness albümünden bir şarkı. değişik bir kafayla yazılmış. durup dururken ölüm daha çekici gelmeye başlıyor.

i am here, right here
where god puts none asunder
and you, in black dress and black shoe
you do invite me under
go on, go there
you can see me aging
stars turn, balls burn
coming kids are raging

death to everyone is gonna come
and it makes hosing much more fun
death to everyone is gonna come
and it makes hosing much more fun
la la la ...

every terrible thing is a relief
even months on end buried in grief
are easy light times which have to end
with the coming of your death friend

death to everyone is gonna come
and it makes hosing much more fun
death to everyone is gonna come
and it makes hosing much more fun
la la la ...

so strap me on and raise me high
cause buddy i'm not afraid to die
but life is long and it's tremendous
and we're glad that you're here with us
and since we know an end will come
it makes our living fun

death to everyone is gonna come
and it makes hosing much more fun
death to everyone is gonna come
and it makes hosing much more fun

death to me and death to you
tell me what else can we do die do
death to all and death to each
our own god-bottle s'within reach

death to everyone is gonna come
and it makes hosing much more fun

http://www.youtube.com/watch?v=zlNqE_w2TFc&feature=related

uyku hırsızlığı

hırsızlığın en acımasız türlerinden biri. bir anlık bakış veya zararsız olduğu sanılan bir kaç kelimeyle bir insanı geceler boyunca uykusuz bırakma sanatı.

istemeden de olsa, hiçbir insanın başka birisine böyle bir şey yapmaması lazım.

zalimce.

yalnızlığı tek başına kaldıramamak

yalnız kalmayı becerememekle karıştırılmaması gerekir.

yalnız kalmak insanın kendi tercihidir. gerçekten yalnız kalmayı beceren bir insan isterse pekala bu yalnızlıktan kurtulabilir. ki bence istemez.

(bkz: yalnızlığın popülerleşmesi)